Hayvanlarımız aşılanıyor

Hafta boyunca veteriner hekimimiz Osman ve proje sorumlularımız Saul, Maymuna ve Sarjo ile birlikte tüm proje bölgelerimizi dolaştık. Bu süre zarfında Gambiyalı ailelere sağladığımız küçükbaş hayvanların aşılanması ve ilaçlarının verilmesi işlemlerini tamamladık. Küçükbaş hayvancılık projemizden an itibariyle 10 ana bölgeye yayılan 41 köyde, 337 aile faydalanıyor. Hayvan sayımız, yeni doğanlarla birlikte 522’si koyun, 409’u keçi olmak üzere toplam 931’e ulaştı.

wpid-1378089_424046931051577_1937344030_n-2013-11-1-11-14.jpgwpid-1379436_424046597718277_342612544_n-2013-11-1-11-14.jpgwpid-1380746_424048261051444_1106382982_n-2013-11-1-11-14.jpgwpid-1384253_424047247718212_922206401_n-2013-11-1-11-14.jpg

Gönüllü Mektubu, Beliz Kudat, Eylül 2013

Toplum ve kendin için değer yaratmak istiyorsan Sen-De-Gel!
Mandinka kabilesi Afrika’nın neresinde yaşıyor biliyor musunuz?
Hiç Fula yerlisi bir kadınla el ele verip pirinç tarlasının ortasında dans ettiğiniz oldu mu?
Ay ışığında birlikte Attaya çayı yudumladığınız balıkçıdan, balıkların yüzgeçlerine bakarak hangisinin dişi, hangisinin erkek olduğunu anlamayı öğrendiğiniz mi?
Kora nasıl bir müzik aletidir, gördünüz mü? Bu sazın üstadı Deliba’nın coşkulu sesini duydunuz mu?
Baobab ağacının meyvelerini hiç tattınız mı?
Eğer bu sorular sizde merak uyandırdıysa, cevapları nerede bulabileceğinizi hemen tarif edebilirim: Afrika’nın batı kıyısında, kıtanın en küçük ülkesi olan Gambiya’da.
“Gambiya’da ne işin var?” diye soracak olursanız, onun da cevabı hazır: Dünyanın en yoksul ülkelerinde sürdürülebilir kalkınma projeleri hayata geçiren sivil toplum kuruluşu Sen-De-Gel’in Gönüllü Proje Koordinatörü olarak, yaklaşık iki aydır buradayım.
Gambiya’da, Sen-De-Gel’in yerel gönüllü paydaşı WACC (Women Advencement & Child Care) organizasyonu ile ortaklaşa gerçekleştirdiği kalkınma projelerini yürütmek, yeni projelerin hayata geçebilmesi için ülkenin farklı bölgelerine seyahat edip araştırmalar yapmak, Gambiyalılarla birlikte hareket ederek sorunlara ortak çözümler üretebilmek için gönüllü olarak çalışıyorum.
Birkaç yıl önce profesyonel çalışma hayatıma ara verip, gönüllü çalışmak üzere Orta Amerika’ya gitmiştim. En büyük arzum, özel şirketler veya yalnızca kendi yararıma çalışmaya bir süre de olsa ara vererek, içinde bulundukları toplumsal ya da ailevi şartlar dolayısıyla çetin hayat koşullarında yaşamak zorunda kalan bireylere destek verebilmekti.
Guatemala’da bir yetimhanede başlayan bu ilk gönüllülük serüvenim, bana yalnızca uzak diyarlardaki farklı kültürlerin yaşayış biçimlerini öğretmekle kalmadı; varlığını bildiğim, ancak fiziken yüz yüze gelmediğim için boyutlarını gerçek manasıyla kestiremediğim yoksulluk ve eğitimde eşitsizliğin gerçekliğini idrak etmem için bir kapı açtı. Ancak en önemlisi, “Cehenneme giden yol, iyi niyet taşlarıyla döşelidir” atasözünün ne anlama geldiği kafamda berraklaştı. Bir kişi ya da bölgeye yapacağınız tek seferlik bağışların yaraları sarmadığını, uluslararası ajansların az gelişmiş devletlere yaptıkları finansal yardımların yolsuzluklar nedeniyle bireylere ulaşamadığını, üzülerek ama yakinen görmemi sağladı. Gerçek anlamda yardımın ancak sürdürülebilir kalkınmaya destek vermekle olabileceğini anlamış oldum…
İşte tam bu noktada, yolumun Sen-De-Gel ekibiyle kesişmesi beni çok heyecanlandırdı. Bireyler ya da toplulukların işlerini iyileştirmeleri, gelirlerini artırarak geçimlerini daha rahat bir şekilde sağlamaları, çocuklarına iyi bir eğitim verebilmeleri için, yardımın çok ötesinde projeler gerçekleştiriyorlardı. Gambiya’ya gelip projeleri yerinde ziyaret ettiğim anda, ne kadar doğru adımlar atılmış olduğunu sevinçle gözlemledim. Bugün aynı vizyonu paylaştığım Sen-De-Gel ailesinin bir parçası olarak Gambiyalılarla el ele projelerimizi hayata geçirirken, gönüllülüğü -gerçek manada- deneyimliyor olduğum için çok mutluyum. Dezavantajlı toplumlar için iyi bir şeyler yapıyor olmanın getirdiği kişisel huzur bir tarafa, profesyonel iş hayatımda beni ileriye taşıyacak yeni bilgilerle donandığım için ayrıca minnettarım.
Bu düşüncelerimi tek bir cümleyle özetlemem gerekirse, topluma ve kendine değer katacak “gönüllülüğü” deneyimlemek istiyorsan, Sen-De-Gel!
Beliz Kudat
Eylül 2013

Gambiya’ya veda ederken…

wpid-pastedgraphic-2013-07-29-11-05.png
Gambiya’ya veda ederken…
Gambiya’da son gunum.. Sonu ilk paylasimimdaki yazima donerek yapmak istiyorum. Ne de olsa her bitis bir baslangic degil mi? Bazilariniz hatirlayacaktir, proje bolgelerimizden Bambali’de coskulu bir karsilama sonrasinda yerelden bir teyzenin yanima gelip ihtiyacini dile getirmesini anlatmistim ilk yazimda.. (Hatirlamayanlar icin hikayenin yazili oldugu link: http://www.facebook.com/photo.php?v=325442370912034 ) ..ve sonunda iki soru sormustum. Video izledikten sonra, fazla soze gerek yok! O ince bilekli kiz arkasinda Sen-de-gel ve TIKA isbirligiyle o teyzeye, koyun tum teyzelerine ve cevre dort koyun teyzelerine dile getirilmis olan tahil ogutme makinasi ihtiyaclarini gorev suresi bitmeden saglayabildi. Insana dokunmak kadar buyuk bir mutluluk ve manevi tatmin olamaz herhalde… “Olu bedenleri diriltmeyi bilmiyoruz belki, ama umutlari diriltmeyi ogrenmeye basliyoruz”__Malraux.

Gambiya’dan ayrilacagim icin uzgunum ama bir o kadar da mutlu ve huzurluyum! Benden bekleneni yerine getirmis oldugum icin gururluyum. Yaklasik bes aylik donemimde her zaman beni destekleyen Sen-de-gel ailesine, Gambiya’da tek bir an yabancilik hissettirmeyen birlikte calistigimiz yerel kurulus WACC’a tesekkur ediyorum. Ama biri var ki ne kadar tesekkur etsem az kalacaktir.. Gorev suremin sonlarina dogru tanismis olmamiza ragmen – Ne demisler, gec olsun da guc olmasin :) -, hic bir konuda destegini esirgemeyen, korkunc hastaligimda her an yanimda olup, oksuruklerimi duymaya katlanamadigindan degil de, bogazimi yumusatip sifa olsun diye balli sutle uyutan, igneci igneci dolastiran, adimi cuzzamliya cikaran, yuce gonullu insan Sevgili Buyukelcimiz Ali Riza Bey’e buralardan kuru bir tesekkurle veda etmek istemiyorum. Bu nedenle kendisine gitmeden YINE! asure yapmaya karar verdim. :) Iyiki buralardaymissiniz, yoksa en iyi ihtimalle bu yaziyi yazamiyor olurdum.

Paylasim gunlugumuzu basarili olacagina emin oldugum Sevgili Beliz’e birakirken, kendisine nice verimli projeli gunler ve yerelde en derin sosyal tecrubeler yasamasini diliyorum.

Okuyanlara kucak dolusu sevgiler, balik kokulu dalasiler…
Nezihe Birgul

Gambiya’da Mutluluğun Resmi

http://www.taraf.com.tr/haber/gambiya-da-mutlulugun-resmi.htm
GAMBİYA’DA MUTLULUĞUN RESMİ – BELİZ KUDAT – 28.02.2013wpid-gambiya-da-mutlulugun-resmi_578_b-2013-02-28-10-57.jpg

Sen-De-Gel Derneği’ni kurarak Gambiya’ya yardım götüren İbrahim Betil, “Altı ay içerisinde 25 bin kişiye yakın bir kitlenin hayatına dokunduk” dedi

Afrika’nın Batı sahilindeki Gambiya’da küçük bir köyün meydanında toplanmış olan ahali, beyaz bir adamın çevresini sarmış; hararetle konuşuyor. Dertlerini anlatmaya çalışan erkekler lafı uzatınca köyün yürekli kadınlarından biri sözlerini kesip duruma el koyuyor: “Bize küçükbaş hayvan getirin. Bir keçi ile çocuğumun beş yıllık eğitim masrafını karşılarım. Tarlaları biz kadınlar ekip biçiyoruz. Değirmenimiz olsa işimiz kolaylaşır…
Balıkçılık ve hayvancılık
Beyaz adam, Hollywood filmlerinde gördüklerimizin aksine, davetli bir misafir. Kendisini internetten bulan Gambiyalı iki sivil toplumcu destek isteyince soluğu burada almış. İstekleri, ilk ağızdan duymak istemiş. Dünyanın en yoksul, en az gelişmiş ülkelerinden biri olan Gambiya’da köy köy dolaşıp, talepleri dinledikten sonra, bir an önce işe başlamak üzere memleketi İstanbul’a geri dönmüş. Bu beyaz adam İbrahim Betil’den başkası değil. Toplum Gönüllüleri Vakfı gibi ülkemizin önde gelen birçok sivil toplum kuruluşunda kurucu ve yönetici olarak görev alan Betil, Afrika’dan gelen çağrıya kayıtsız kalamadığını söylüyor. Yolculuğun ardından, ulusal ve uluslararası düzeyde sosyal ve ekonomik alanda sürdürülebilir gelişimi sağlamak amacıyla “Sen-De-Gel (Sosyal ve Ekonomik Yaşamda Nitelikli Değişim ve Gelişime Destek) Derneği”nin kurulmasına öncülük ediyor. Parasını güçlükle denkleştirdikleri uçak biletiyle kendilerine kalacak yer bile ayarlamadan İstanbul’un yolunu tutan ve Toplum Gönüllüleri Vakfı’nda İbrahim Betil’i ziyaret eden Gambiyalı sivil toplum örgütü, WACC (Women Advancement and Child Care), bugün Sen-De- Gel’in Gambiya’daki gönüllü paydaşı. Sen-De-Gel, Gambiya’nın Sutukung, Pakaliba, Bureng ve Kaiaf yörelerindeki 40’a yakın köyde balıkçılık ve hayvancılık projelerini hayata geçirdi. İbrahim Betil, çalışmalarla ilgili şunları söylüyor: “Gambiya’da yaklaşık 40 köyde başlattığımız balıkçılık ve hayvancılık projeleriyle altı ay içerisinde 25 bin kişiye yakın bir kitlenin hayatına dokunmuş olduk. Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı TİKA, pek çok sorumlu kurum ve duyarlı bireyin desteğiyle ülkenin en yoksul yörelerinden biri olan Sutukung’taki köy yönetimlerine yedi adet tam donanımlı balıkçı teknesi sağladık. Altı ay içinde yaklaşık dokuz bin kilo balık tutuldu. Hayvancılık projemizle ise 80 aileye koyun ve keçi sağladık. Kısa bir sürede 298 hayvandan 361 hayvana ulaştık. Büyükbaş hayvancılığa da gireceğiz.”Sen-De-Gel desteğe çağırıyor
Sen-De-Gel, destek vermeyi arzu eden kişilerle her ay düzenli olarak toplantılar düzenliyor. Derneğin mart ayındaki toplantısı 2 mart cumartesi günü saat 10.30’da, Galatasaray’daki Cezayir Restoran’da gerçekleşecek. İrtibata geçmek isteyenler http://www.sen-de-gel.org adresini ziyaret edebilirler.

Sırada kadınlar için mikrokredi var
İBRAHİM Betil, cüzi miktarda yatırımlarla çok sayıda insanın hayatına olumlu katkılar yapılabildiğinin altını çiziyor. Susuzluk ve yetersiz beslenmeden yüksek oranda çocuk ölümlerinin gerçekleştiği bir köyde, 900 TL’lik bir fonla kuyu yaptırdıklarını söyleyen Betil, bu şekilde pek çok çocuğun hayatını kurtarmış olduklarını ifade ediyor. Sen-De-Gel, balıkçılık ve hayvancılık projelerinin yanı sıra tarlalarda çalışan kadınlara değirmen alınması gibi çalışmalar da gerçekleştirmiş. Sırada kadınlar için mikrokredi sağlanması ve yedi gölette balık çiftliklerinin kurulması projelerinin olduğunu söyleyen Betil, “Gambiya’da zamanında kurulmuş ama başı boş kaldığı için atıl kalmış olan yedi göletteki balıkçı çiftliklerini yeniden hayata geçirmeyi planlıyoruz. Bu çiftlikleri yeniden işler hale getirebilmek için 6-7 bin dolarlık bir fonun yeterli olacağını görüyoruz. Bu sebeple Sen-De-Gel’e yapılacak her türlü destek bizim için çok önemli” diyor.